13 Ekim 2009 Salı
EDEN LAKE (2008) by JAMES WATKINS ***
James Watkins ilk ve tek filmi Kan Gölü’nde artık on yaşındaki çocukların bile aşina olduğu bir formül ile yola çıkıyor ancak bunu yaparken; yetenekli yönetmen Nimrod Antal’ın bile ilk Hollywood denemesi Vacancy (2007)’nin ancak son yarım saatinde başarabildiği türden bir gerçekçi aksiyon-hayatta kalma çabası sunmayı filmin tamamında başarıyor. Böyle sıradan bir hikâyeyi başarılı kılabilecek seçimler nedir derseniz, ilk sırada karakterlerin aptal olmaması derim. İkinci ve belki de daha önemlisi ise Jan De Bont’un bile kurtaramadığı The Haunting (1999)’in de dâhil olduğu “bir şey olacak bekleyin, karakter biraz yürüsün, şu dolabın kapısını açsın, orda bir şey yokmuş, biraz daha yürüsün, rüzgar mı uğulduyor yoksa biri mi var, bu arada diğer karakterler ne yapıyor bir oraya bakalım, onlar da sıradan bir yemek yiyor, hadi tempo düştü az önceki karaktere geri dönelim, galiba şimdi bir şey olacak, arkadan biri yaklaşıyor, aman be arkadaşıymış yine bir şey olmadı” tarzı filmlerin aksine her sahnesinde karakterlerini can havliyle hayatları için mücadele ettiriyor. Böylece perili bir eve veya kamp yapmak için göl kenarına giden on kişiyi gördüğümüzde “sekiz ya da dokuz cinayet izleyeceğiz bu filmde” şeklinde baştan sıkıcı bir “ne olacağını biliyorum, gelip oturdum işte yine –aynı- filmin karşısına” demiyoruz. Vacancy (2007) örneğinde olduğu gibi sadece iki kişi teröre maruz kalmış olmasına rağmen kimin nasıl öldüğünün değil nasıl hayatta kaldığının heyecan verdiği maceralar izliyoruz. Finale geldiğimizde ise o zamanlar ümit vaat eden genç bir psikopat olan Eli Roth’un ilk filmi Cabin Fever (2002)’ın finalinde, hatta son saniyesinde yaptığı gibi “ufak bir coğrafya ve sınırlı sayıda insanı etkileyen dehşetin yüzlerce kat genişletilmesi” sürprizini-zekâ gösterisini James Watkins de yapıyor. İki filmde de filmleri beğenmemiş olsanız da asla gelmeyecek devamlarını izleme isteği doğurmayı başaran bu son cümleler mevcut filmin de aklınızda olduğundan daha iyi kalmasını sağlıyor.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2023 - Kalan 6 Ay
Temmuz, on beş ay sonra spor salonlarına döndüğüm ve eğer bir kaza bela olmazsa, nasıl öleceğimi de öğrendiğim ay oldu. Bunun getirdiği duyg...
-
Başlığın bile yeterince şok edici olduğunun farkındayım. Günlerdir arabesk soslu aşk nidalarımı okumaktan sıkılmışsınızdır belki düşüncesiyl...
-
Yasemin Alkaya; bale eğitimi almış, konservatuar mezunu bir tiyatro sanatçısı olarak tanınıyor. Fotomodellik de yapmış ve bir kafe işletiyor...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder