11 Temmuz 2010 Pazar

EL SECRETO DE SUS OJOS (2009) by JUAN JOSE CAMPANELLA ***-


Tren istasyondan ayrılırken belli belirsiz bir kadın silueti peronda koşmaktadır. Yıllardır açıklayamadığı aşkını haykırırcasına koşarken raylara düşecek gibi olur. Ne kadar koşsa da nafile, tren uzaklaşır gider.
Emekli bir kâtip yazmaya çalıştığı roman için anılarını yoklamaktadır. Gözünün önüne belli belirsiz, bu görüntüler gelir. Zaten anı dediğin nedir ki. Hafızamız onları netleştirirken yeniden şekillendirir.
Emekli kâtip Benjamin’in 25 yıldır tutku haline getirdiği davayı kitaplaştırmak için yeterince sebebi vardır. Bu davanın kahramanlarından ikisi, hayatı boyunca gördüğü en büyük aşkı yaşamıştır. Tecavüze uğrayıp öldürülen genç öğretmenin kocası; merhum eşini asla unutmaz, yerine başkasını koymaya çalışmaz, hayatına devam edemez.
Gençken aşkına bir türlü açılamayan, evlenmesine, çocuk sahibi olmasına öylece bakan ve duygularını bakışları dışında ifade edemeyen kâtip, boşa yaşanmış saydığı ömrünü yazıya dökerken; biz de hafıza ve anılarla ilgili bir polisiye film izleriz.
2009’un Yabancı Dilde En İyi Film Oscar’ını alan Arjantin yapımı Gözlerindeki Sır; tertemiz çekilmiş, klasik bir polisiye. Nasıl yapıldığı düşündürücü tek planlık stadyum sahnesi dışında sade ve cazibesiz. Onu yılın en iyisi yapan ise şüphesiz barındırdığı tutku.

1 yorum:

  1. bitmesin dediğim filmlerden biri... ama filmin bitmesinden ziyade öyle bi aşk yaşayamamış olmak koyuyo insana... boş geldim boş gitcem der gibi

    YanıtlaSil

2023 - Kalan 6 Ay

Temmuz, on beş ay sonra spor salonlarına döndüğüm ve eğer bir kaza bela olmazsa, nasıl öleceğimi de öğrendiğim ay oldu. Bunun getirdiği duyg...