18 Mart 2021 Perşembe

YAS GÜNLÜĞÜ – 205. GÜN

Her sabah yazma isteğiyle uyanıyorum ama elim gitmiyor, sanki büyüsü kaçtı. Sanki yazarsam gerçekten hissettiklerimi değil de hissetmem gerekenleri yazacakmışım gibi geliyor. Artık üzülmüyor muyum, emin değilim. Belki de artık üzülmüyorum ve görev olarak yas günlüğü tutmak saçma geliyor. Peki neden üzülmüyorum artık, mümkün mü bu, altı ayda unuttum mu seni?

Hayır, bütün gün aklımda, her gece gözümün önündesin hala. Geçen hafta arkadaşımın hamburgerinden çıkan salyangozla ilgili olsa gerek, dün gece mutfakta bazı egzotik böcekler gördüm ve seni çağırdım. Hiç korkmazdın böyle şeylerden, fareyi bile elinle tutup atabilirdin. Seni çağırdım, mutfak lavabosunun yanındaki ufak, renkli ve güzel görünen böceklerden birini eline aldın. O sırada “ya annem olmasaydı, bu böceği nasıl dışarı atardım” diye düşünüp, yanımda olduğun için şükrettim. Saçmalığa bak. Sen zarar vermek istemedin böceğe ve dışarı atmak üzere hamle yaptın ama uçtu yavaşça, çok uzaklaşmadan. Havada süzüldü daha doğru ifade etmek gerekirse. Yukarı doğru süzüldükçe büyüdü, genişledi, hacmi onlarca kat arttı ve büyüdükçe daha da güzelleşti. Sonra bizi içine almaya başladı şeffaf bedeninin ve oradan bir maceraya atıldık seninle. Kendi kendime, uyanır uyanmaz bunları yazmalıyım, harika bir çocuk filmi senaryosu bu dedim. Sigmund Freud, Analyse This.

2023 - Kalan 6 Ay

Temmuz, on beş ay sonra spor salonlarına döndüğüm ve eğer bir kaza bela olmazsa, nasıl öleceğimi de öğrendiğim ay oldu. Bunun getirdiği duyg...