2011’in son günleri,
her sene olduğu gibi “Dexter” izleyerek geçti. 30 ve 31 Aralık tarihlerinde
acil serviste nöbetçiydim. Yeni yıla tüm zamanların en kötü halleriyle girdim.
Yerel bir kadın satıcısı hiçbir şeyi olmayan karısına serum taktırmadığım için
beni ölümle tehdit etti. Sonra önemli şeyleri kaybetmeme neden olabilecek
yasadışı şeyler yaptım. 1 Ocak akşamını evde “The Walking Dead” izleyip,
yaşadığım taşra kentine yeni açılan Domino’s Pizza’dan getirttiklerimi yiyerek
geçirdim. Ertesi gün yine nöbet, iki gün sonra yine nöbet derken tek gördüğüm
mümessiller ve hemşireler olmaya başladı. Hatta hastanede görüştüğümüz
yetmiyormuş gibi bazılarının evine yemeğe falan da gittim. 35 gün ara verdiğim
spora döndüm. Eski bir manitayla yaramazlık yaptım. 16 Ocak’ta yeni bir telefon
aldım ve yeni bir rüya görmeye başladım. Rüyanın telefonla hiçbir ilgisi yoktu
tabi. 22 Ocak’ta Şanlıurfa’ya gitmek isterken otobanda yoğun kar nedeniyle
mahsur kaldım. “Yalan Dünya” ve “Alcatraz” yayınlanmaya başladı. Birine âşık
olur gibi oldum, onun dışındaki iki kişiyi aynı anda fuck buddy olarak görmeye
devam ettim. Blogda 500. yazımı yayınladım. Borç diye büyük paralar verdim. Çok
fazla film izledim. Kahve falına sardım. Her akşam dışarı çıkmaya başladım.
Kamuya açık alanlarda ayıp şeyler yaptım. Bir günde on kişiyle falan görüştüm.
Tiyatroya gittim. Nikâh şahidi oldum. Düğün salonu araştırdım. Abiye uzmanı
oldum. Dört yıldır konuşmadığım, hayatımın aşkının sesini duydum. Arkadaşımın
kanserini duydum. Sabaha kadar Oscar izledim. Arabada çay içtim. Kendi kendime
şarap içip dans ettim. Dışarı çıkıp birileriyle şarap içip sohbet ettim. Biraz
daha âşık olur gibi oldum. Senaryo danışmanı oldum. Annemin kaburgasına zarar
verdim. Birilerine bir şeyler hediye ettim. Çok para harcadım. Kitap okudum.
Hesap makinası oldum. Kızların asıldığı biri oldum. Baraj kenarında bira içtim.
“The Simpsons” tüm sezonlarından tek eksik bölümümü izledim. Defalarca
İstanbul’a gittim. Lüks harcamalar yaptım. Hayatımın ilk aşk tatilini yaşadım.
Çok düşünceli oldum. Çok sarıldım. Çok mutlu oldum. One Night Stand’lere devam
ettim. Şehir dışı arkadaşlar tarafından ziyaret edildim. Kıskançlıktan
çıldırdım. Sıra gecesi gördüm. İlk defa arabamı ödünç verdim. Yeniden bir hasta
yakını tarafından ölümle tehdit edildim. Birini mahkemeye verdim. Birinin
dizinde yattım. Biri tarafından korunduğumu hissettim. Uzağa itildim. Seks
yaptım. Biraz daha âşık olur gibi oldum. Göremedim. Özledim. Uçtum. Tek başıma
tatil yaptım. Yalan söyledim. Olmadığım biri gibi davrandım. Solaryuma girdim.
Pizza yedim. Kahve içtim. Özlem Tekin’i canlı dinledim. En pahalı çantamı
aldım, sökülünce geri verdim. Çok duygusal sürprizlere maruz kaldım. Yalanlar
yakaladım. Gözden düştüm. Aşağılandım. Isparta için yol teptim, kucağına yatıp
altyazısız “Moulin Rouge!” izledim. Hafiye kesildim. Kıskançlıktan delirdim.
Sapık gibi takip ettim. Almodovar izledim. Hayatımın en büyük hatalarından
birini yaptım. İçtim. Ağladım. Ağladım. Ağladım. Öfkelendim. Tatile gittim.
Ağladım. Denize girdim. Ağladım. Güneşlendim. Ağladım. İçtim. Kaydım. Ağladım.
Dedikodu yaptım. Ağladım. Eve doğalgaz bağlattım. Ağladım. Kaza geçirdim.
İnsanlara zarar verdim. Öfkelendim. Sertleştim. Enerjimi yitirdim. Suçladım.
Saatlerce telefonda kaldım. Yeni insanlarla tanıştım. Kötüledim. Ters Ninja’da
ilk yazım yayınlandı. Öteki Sinema’da ilk yazım yayınlandı. “Bizim Büyük
Çaresizliğimiz”i okudum. “The Hunger Games”i okudum. Birilerine yardım ettim.
60 gün sonra 20 dakika konuştum. Aracıma LPG taktırdım. En sevdiğim kişilerden
ikisi birbiriyle evlendi. En berbat doğum günümü geçirdim. Yeni birilerine
bakındım, yerini dolduramadım. Yazı yazdım. Kandırılmaya çalışıldım. İstanbul’u
tavaf ettim. Altın Koza’ya gittim. Yeşim Tabak’ı oteline bıraktım. Diş Hekimi
manita yaptım. Hastanede bir kez daha kimseyi öldürmedim. Yeni birini sevmeyi
denedim. Basın gösterimlerine katıldım. Film dağıtımcılarının mail listelerine
girdim. Filmekimi’ne gittim. Cafissimo aldım. Mahkemeye çıktım. Herkese çok
kötü davrandım. Biraz daha borç verdim. Eski manitamın yeni manitasıyla
tanıştım. Kitap okudum. Arabayı kirlettim. Yeni işimle ilgili planlar yaptım.
11 ay ara verdiğim spora yeniden başladım. Dört gün evden çıkmadım. Sahtekâr
şirketlere savaş açtım. İzmir Kısa Film Festivali’ne katıldım. Dayımı, yengemi
ve kuzenimi gördüm. Kuzenimin sekiz yaşındaki kızını ilk kez gördüm. İşimden
istifa ettim. Annem gözümün önünde boğulur gibi oldu. Dizi izledim, film
izledim. Orta yerde küfürler ettim. Daha mutsuz, daha sinirli bir insan oldum.
2012’den nefret ettim. Bir çantam daha söküldü. Şirket kurma planları yapmaya
başladım. Hayrına bir iş yaptım. Beyaz tene bakakaldım. Basın gösterimlerinin gediklisi oldum.
Zihnim yavaşladı.
Hücrelerim yaşlandı. Bir yıl daha sona erdi.
Everything. Everyone.
Everywhere. Ends.
Her şey. Herkes. Her
yer. Biter.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder