5 Haziran 2010 Cumartesi

POPÜLER MÜZİKTE SON AYLAR (devamı)






Serdar Ortaç son iki albümüyle sinir olunsa da beğenilen-çalınan şarkıcı olmasını; uzun cümleler kuran, kafiyeyi bozmamak için sapıtsa da bazı anlamlar çıkarılabilen şarkılara, sesinin ne kadar kötü olduğunu anımsatan düetlere borçluydu. Alt yapıları zıvanadan çıkmış son albümü “Kara Kedi” ile ilk dönemlerine dönen şarkıcı, bırakın 90-100 kelimeyi, aynı 3-5 harften türetilmiş sözcüklerle yazdığı yeni şarkıları ile ne yazık ki ortalama bir bestesinin ömrü olan iki haftayı çıkaramayacak düzeyde.
Rober Hatemo’nun kimseye görünür kılamadığı “Mahrum” ve “Hurra” şarkıları gayet iyi.
Özlem Tekin’in İstanbul’u bırakıp yerleştiği köyden evli bir kadın olarak yaptığı “Bana Bi’şey Olmaz” için “en iyi albümüm” diyecek kadar şuurunu kaybettiği belli olduğundan kızamadığımız yeni zavallı hali, bir daha asla “Tek Başına” gibi bir albüm yapamayacağının garantisi. Türkiye çok iyi bir sanatçısını daha kaybetti.
Nazan Öncel Hamit Ündaş’a verdiği ve birlikte çok iyi söylediği “Tuttum Bırakmam” şarkısını iki kötü düzenlemeyle bu kez kendi başına söylemiş. Neden?
Mustafa Ceceli ve Ferhat Göçer’i ciddiye alıp bahsetmem bile.
Mirkelam, Kargo’nun heteroseksüel üyeleri ile yaptığı albümle ne kadar başarılı bir müzisyen olduğunu cümle âleme ilan ediyor. Tek türün, tek tip şarkıların memuru olmayacağını, konsept albüm yapacak cesareti ve yeteneği olduğunu gösteriyor. Muhteşem bir iş.
İzel’in Jazznağme’sinin ölü doğum olduğunu bilmeyen yok zaten.

(devam edecek)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

2023 - Kalan 6 Ay

Temmuz, on beş ay sonra spor salonlarına döndüğüm ve eğer bir kaza bela olmazsa, nasıl öleceğimi de öğrendiğim ay oldu. Bunun getirdiği duyg...