Bir tutkunun öldürülüşüne tanık oldum bu gece. Karşımızda Eli Roth’un şiddet pornosu Hostel’ı vardı. İlk defa bitmesin istedim bu filmi izlerken. İlk izleyişimde Kahramanmaraş’ta sevdiğimi düşündüğüm bir arkadaşımla sinemadaydım. Nasıl olsa çok film gelmeyen bu şehirde biraz da sansasyonel oluşunun etkisiyle koşa koşa gittiğimiz bir gösteriydi. Cabin Fever sadece son sahnesiyle de olsa ağzımızda tat da bırakmıştı. Ama Eli, yeni filmiyle bizi fena baymıştı doğrusu. İkinci bölümüne ancak evde defalarca ara vererek dayanabildiğim bu her anlamıyla işkence; bu gece karşıma ikinci kez çıkıp; güzel bileklerin arkasından yeniden göz kırptı. Filmin bitişi ile seyir zevkim sona erecek, üstelik cinsel hazzın ikinci doyum bekleyen uzvu olan eller-im bu gece de hareket edecek yer bulamayacaktı. En iyisi bakmak yakmak ve biraz daha bakmaktı. (Bu cümlede –yakmak- ateşin tetiklediği bir dizi kimyasal ve fiziksel olayı işaret eden gerçek anlamıyla kullanılmıştır.) Bir ön kola âşık olmak ile birkaç parmağa tapmak arasında gidip gelen beynim sonsuza dek dondurabileceği üç boyutlu bir imaj elde etmek istercesine odaklanmış ve çalışkandı. Ama gözümü kırptığım çeyrek saniyelerde bile bir daha asla göremeyeceğim korkusu bütün vücuduma yayılıyordu, bu et ve kemikten yapılma aşağı yukarı herkeste olan uzuvları. Asla dokunamayacak, öpemeyecek, yalayamayacak, tutup kalbimin üzerine bastıramayacak olmanın verdiği karamsarlığın gözlerime yolladığı “bir an bile karanlığa girip çıkma” uyarısı; kuruyan gözlerimde batma yanma ve gidip arabadan gözlüğümü alma ihtiyacına kadar götürdü. O ellerin en ağır işlerde çalışması ya da bağırsak problemleri yoksa günde en azından bir kez dışkı temizlemek için kullanılması –aynı vücuda ait bile olsa- insanlık suçu sayılmalı diye düşündüm karşımda zevk için Slovakya’da adam doğrar gibi yapan yeteneksiz aktörleri izler gibi yaparken.
(devam edecek)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2023 - Kalan 6 Ay
Temmuz, on beş ay sonra spor salonlarına döndüğüm ve eğer bir kaza bela olmazsa, nasıl öleceğimi de öğrendiğim ay oldu. Bunun getirdiği duyg...
-
Başlığın bile yeterince şok edici olduğunun farkındayım. Günlerdir arabesk soslu aşk nidalarımı okumaktan sıkılmışsınızdır belki düşüncesiyl...
-
“Carrie Bradshaw daha fazlasını istediğini bilen bir küçük kasaba kızıydı…” Hem edebiyat hem televizyon hem de sinema dünyasında başarılı ol...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder