31 Temmuz 2009 Cuma

BEN GİDİRİM (31.07.2009)

“Ben gidirim” dedikten sonra vücut dilinde en ufak bir tereddüt olmaması, vedalaşmaman ve arkana bakmaman; her zaman ağzımda buruk bir tat bırakırdı ama bugün biraz daha fazla etkiledi.

Giriş cümlesinden de anladığınız gibi bu yazı “Nilüfer mızmızlanıyor gibi geliyor” tarzı bir cümle içermeyecek. Zira şu an kendisi kulaklarımda.

Bu sabaha; dün geceki “Recep İvedik 2x2 faciasından mutluluk çıkarabilme çabam” sonucu ve twitter özgürlüğünü gerçek özgürlük sanma yanılsamam sayesinde mutlu başlamıştım. Yerimde duramıyor, her yere bir şeyler attırıyordum. Aşkımın araması da Hindistan cevizi olmuş, tadından yenmiyordu sabahım. Bütün öğleden sonra da enerjim çevremdeki herkesi birbirine daha fazla yaklaştırdı. Ama söz konusu benim ya, hiç işler gider mi yolunda. Çıktı aşkım öyle bir şey istedi ki benden… Hiç düşünmeden evet dediğimi belirteyim önce. Söz konusu o olunca gözlerime inmiş bir perde var ne de olsa. Teklifinin gerçekten hoşuma gidip gitmediğini bile anlayamadım. Kafamdaki tek ses “onun her istediği olmalı” idi. Ve öyle de yaptım. Sonra başka bir mevzu açıldı. İlk mevzu madde ile ilgiliydi, ne tesadüftür ki ikincisi de öyle. Ve bir babanın oğluna dediği “ben sana koca bir bağ verdim, sen bana bir salkım üzümü çok görüyorsun” misali bir durum olduğunu gördüm ortada. Yüzüm düşmedi ama ruhum düştü. Bozuldum ama sustum. Ne olursa olsun canın sağ olsun da; ne olacak benim bu asla geçmeyen beyaz körlüğüm?
Günün ismi
Erkek için Serdar
Kadın için Oray

2 yorum:

2023 - Kalan 6 Ay

Temmuz, on beş ay sonra spor salonlarına döndüğüm ve eğer bir kaza bela olmazsa, nasıl öleceğimi de öğrendiğim ay oldu. Bunun getirdiği duyg...